Tesbih namazının fazileti çok büyüktür.
Cenâb-ı Fahr-i Kâinat (s.a.v) Efendimiz amcası Abbas (r.anh) Hazretleri’ne:
“Ey amcam Abbas! Sana bir ihsanda bulunayım mı?” buyurdular ve Tesbih namazının kılınışını tarif ettiler.
Bu namazı kıldığı takdirde günahlarının evvelini ve âhirini, eskisini ve yenisini, bilerek yaptığını bilmeyerek yaptığını, büyüğünü ve küçüğünü, gizlisini ve açığını, Hazret-i Allah’ın affedeceğini söylediler. Hatta Âlic bölgesinin kumları kadar da çok olsa bile...
Daha sonra buyurdular ki:
“Gücün yetiyorsa bu namazı hergün bir kere kıl. Hergün kılamazsan, her cuma bir kere kıl. Her cuma kılmaya gücün yetmezse her ay bir kere kıl. Her ay kılamazsan hiç değilse senede bir kere kıl. Onu da yapamazsan ömründe bir kez olsun bu namazı kıl.” (Tirmizî - Ebu Dâvud)
Teheccüd namazı kılanlar, hamama girip yıkanmış gibi olurlar. Tesbih namazı kılanlar ise, hamamda yıkanıp keselenenlere benzerler. Şu kadar var ki, yapılan bütün işler ahkâm dâiresinde olacak.
“Git kalp kapısında dur ki, o saray güzeli,
Ya seher vakti gelir, ya da gece yarısı.”