Vahdet-i vücud nedir? Buna mazhar olan kimlerdir?
Vahdet-i vücud, Hazret-i Allah’tan başka hiçbir mevcut olmadığını görene ve bilene mahsustur. Başkası bilemez, göremez, konuşur. Konuşsa da yalan ve yanlış konuşur.
Vahdet-i vücud’dan bahseden kimsenin “İsm-i Âzam”ı bilmesi lâzımdır.
İsm-i Âzam’ı mı merak edersin? Allah dediğin zaman ve O’ndan başka hiçbir mevcut olmadığını gördüğün zaman, onu söylemiş olursun.
“Lâ ilâhe illallah” da İsm-i Âzam’dır ve fakat O’ndan başka bir mevcut olmadığını gördüğün zaman... Demek ki görülüyormuş. İşte o zaman gerçek mânâda Kelime-i Tevhid’i söylemiş olursun. İman-ı kâmil de budur. O’ndan başka bir şey görmediğin zaman iman kemâle erer.
Bu esrar-ı ilâhi’yi ancak marifetullah ehlinden dilediği kimseye bildirmiş, her veli kuluna dahi beyan etmemiştir. Yüz senede bir gönderdiği kullarından bazısına açmıştır. Bunun içindir ki bu, pek az kişinin bilebileceği iştir.
Bildirdiklerinin dahi tecelliyatları ayrı ayrı olduğu için kişi kendi bilgisini ortaya koymuştur.
Bunlar pek az gelmiştir, fakat bunların dahi tecelliyatları ayrı ayrıdır.