Hazret-i Allah mübarek Kurban Bayramı günlerine tekrar bizi kavuşturdu. Kendisine sonsuz hamd-ü senalar olsun.
Bir önceki bayramla bu bayram arasında birçok şey değişti. Çocuklarımız bir yaş daha büyüdü, bazılarımızın çocukları oldu, bazılarımızın çocukları kendi yuvalarını kurdular.
Fakat değişmeyen bazı şeyler de var. Bu da ebeveynler olarak bu bayramda da çocuklarımıza dinimizin güzelliklerini öğretmek ve yaşatmak için yakaladığımız fırsatı en güzel şekilde değerlendirmek kaygısıdır.
Öncelikle Hazret-i Allah’ın bize sunmuş olduğu bu özel günlerin özelliğini vurgulayabilmeliyiz. Zira Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:
“Kurban gününü bayram olarak kutlamakla emrolundum, onu bu ümmet için Allah bayram kılmıştır.” buyurmuşlardır.
Çocuklarımız Hazret-i Allah’ı tanımakla kuvvet bulur. Yaratıcısının sahip olduklarına bakarak idrâki genişler, hayranlığı artar. Onun sevgisinde kuvvet bulur; sevmediklerini yapmaktan, O’nun rızâsından uzak kalmaktan korkar. Her şeyi gerçek anlamıyla görmeye çalışır.
İnançtan yoksun büyüyen çocuklarımız ise, gölgelik yerlerde yetişen çiçeklere benzerler. Güçsüz ve dayanıksızdırlar. Olaylara tahammülleri, sabır ve tevekkülleri azdır. Akıl, kalp, ruh Yaratıcı’nın emrettiği istikamette çalıştırıldığı zaman huzur ve sükuna kavuşur. Sağlıklı düşünce sahibi olur ve kabiliyetleri gelişir. Hayatında üzüntüye de, sevince de belli bir bakış açısı bulur. Problemler karşısında paniğe kapılmaz, Allah’ın rızasına uygun hareket etmeye çalışır.
Kuvvet ve kudret sahibi, rahmeti bol Rabbimizi tanımak ve sevmek nasıl ki insanoğlunun huzurunu ve saadetini artırıyorsa çocuklarımız da böyledir. Bu sebeple bu bayramlar birer fırsat bilinmelidir. Bayram sevgisini çocuklarımıza aşılamaya gayret etmeliyiz.
Çocuklar hayvanları severler. Bu sebeple kurban olarak kesilen hayvanın başına gelenleri anlamakta zorluk çekebilirler. Ebeveynler olarak onların anlayacağı bir dil ile şu Hadis-i şerif’i anlatır isek, düşünceleri değişir inşaallah.
Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:
“Hiçbir kul Kurban günü, Allah katında kan akıtmaktan daha sevimli bir iş yapmaz. Zira kesilen hayvan, kıyamet günü boynuzları ile, kıllarıyla, tırnaklarıyla gelecektir. Hayvanın kanı yere düşmezden önce Allah katında yüce bir mertebeye ulaşır. Öyle ise onu gönül hoşluğu ile ifâ ediniz.” buyurmaktadırlar.
Yine Kurban Bayramının Hazret-i İbrahim Aleyhisselâm’dan ulvi bir hatıra olduğu mutlaka anlatılmalıdır. Bu hatırayı anlatmak için zaman olarak arefe günü ve çocuğunuzun uyumak için yatağa yattığı anı beklemek iyi bir seçim olabilir. Bu kıssaya İbrahim Aleyhisselâm’ın rüyasını anlatmakla başlayabilirsiniz. (Bu kıssayı Muhterem Ömer Öngüt’ün İslam İlmihali isimli kitabının 418. sahifesinde bulabilirsiniz.)
Burada ebeveynler olarak dikkat etmemiz gereken şey çocuklarımıza bilgiyi; uygun dozda, almaya hazır oldukları zamanda ve alabileceği kadar vermektir.
Bayramlarda hediyeleşmek de önemlidir.
“Hediyeleşiniz ki aranızdaki muhabbet artsın.” Hadis-i şerif’ini bu bayramda da unutmayıp çocuklarımıza bütçemizi zorlamayan hediyeler sunmalıyız. Bu arada bizim için en güzel hediyenin kendileri olduğunu hal ve hareketlerimizle belli etmeye çalışmalıyız.
Çocuklarımıza dinimizi sevdirmek için her fırsatı güzel değerlendirmemiz gerekmektedir. Bayramlar da bu fırsatların değerlendirilebileceği senenin en güzel günleridir.