Yahudi âlimlerinden Zeyd bin Su'ne İslâmiyet'le şereflenmesini şöyle anlatır:
"Hazret-i Peygamber'e baktığım zaman peygamberlik alâmetlerinin hepsini gördüm. Hilim ve sabrını denemek istiyordum. Kendisine vadeyle borç vermiştim. Vadesi dolmasına üç gün kala yanına gelip onu kızdıracak sözler söyleyerek alacağımı istedim. Yanında bulunan Hazret-i Ömer -radiyallahu anh- bu duruma çok öfkelendi.
"Ey Allah düşmanı! Eğer yahudilerle aramızda bir anlaşma olmasaydı seni öldürürdüm!" dedi.
Resulullah Aleyhisselâm, Ömer -radiyallahu anh-a dönerek sükûnet ve tebessümle;
"Yâ Ömer! Bana borcumu güzelce ödememi, ona da alacağını güzelce istemesini söylemeliydin. Onu götür hakkını öde, korkuttuğun için de yirmi ölçek fazla ver." buyurdu.
Bunun üzerine ben de; 'Şahit ol yâ Ömer! Hazret-i Allah'ı Rabb, İslâm'ı din, Resulullah'ı nebi olarak kabul ettim.' dedim." (Hâkim)
Zeyd bin Su'ne daha sonra Hazret-i Ömer -radiyallahu anh-a şöyle demiştir:
"Yâ Ömer! Resulullah Aleyhisselâm'da iki şey dışında Tevrat'ta geçen bütün peygamberlik alâmetlerini görmüştüm. Bu iki şey; hilmi, karşılaşacağı kabalık ve cahilliklerin üstünde mi, diğeri de bu kaba cahilce hareketler hilmini artırıyor mu? Bunu öğrenmek istemiştim. Gördüm ki hilmin en üstün sıfatı ondaymış."
Hazret-i Ömer -radiyallahu anh- hilafeti döneminde Medine-i münevvere'de Cuma hutbesi okurken, Suriye taraflarında Nihâvend'de savaş halinde bulunan Sâriye -radiyallahu anh-e: "Yâ Sâriye! Dağa çık dağa!" diye bağırmış, bu sözü gerek o anda mescidde bulunanlar ve gerekse yüzlerce kilometre uzaktaki kumandanı Hazret-i Sâriye -radiyallahu anh- işitmiş, bu ikaz onun savaşı kazanmasına sebep olmuştur. (Keşfü'l-Hafâ. 2, 380)
Bir kimse: "Yâ Resulellah! Hangi cihadın ecri daha büyüktür?" diye sordu.
Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:
"Allah-u Teâlâ'yı en çok zikredenlerinki." buyurdu.
Bundan sonra namaz kılanlar, zekât verenler, hacca gidenler ve sadaka verenler için de aynı soruyu sordu.
Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de hepsine aynı cevabı verdi.
Bunun üzerine Hazret-i Ebu Bekir -radiyallahu anh-, Hazret-i Ömer -radiyallahu anh-e:
"Hayırların hepsini Allah-u Teâlâ'yı zikredenler alıp gitti." dedi.
Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de:
"Evet" buyurdu. (Ahmed bin Hanbel)