Ebu Bekir -radiyallahu anh- Efendimiz;
"Her kim azıksız olarak kabre girerse, gemisiz denize atlamış gibidir." buyurmuşlardır.
•
Cenâb-ı Hakk Âyet-i kerime'sinde:
"İnsanların elleriyle işlediklerinden dolayı karada ve denizde fesat başgösterdi." buyuruyor. (Rûm: 41)
Ebu Bekir -radiyallahu anh- Efendimiz bu Âyet-i kerime'yi şöyle tefsir etmişlerdir:
"Buradaki kara lisandır. Deniz ise kalptir. Lisan fasit olduğunda nefisler onun üzerine ağlar. Kalp fesada gittiğinde melekler onun üzerine ağlar."
•
"Üç şey, üç şey ile elde edilmez.
Zenginlik temenni ile elde edilmez.
Gençlik boya ile elde edilmez.
Sıhhat de ilâç ile elde edilmez."
•
"Dört şeyin tamamlanması dört şey iledir:
Namaz'ın tamamlanması sehiv secdesi ile,
Oruç'un tamamlanması sadakâ-i fıtır ile,
Hacc'ın tamamlanması kurban ile,
İmanın tamamlanması cihat iledir."
•
"Zulmetler beştir. O zulmetler için kandiller de beştir:
Dünyayı sevmek zulmettir. Bu zulmet için kandil takvâdır.
Günah da zulmettir. Bu zulmet için kandil tevbedir.
Kabir bir zulmettir. Bu zulmet için kandil 'Lâ ilâhe illâllah Muhammedür-Resulullah'tır.
Ahiret de zulmettir. Bu zulmet için kandil sâlih ameldir.
Sırat zulmettir. Bu zulmet için kandil hakiki imandır."
•
"Cebbâr olan Allah-u Teâlâ'nın kudreti senin üzerindedir:
İblis seni dini terk etmeye dâvet eder,
Nefis günah işlemeye,
Hevâ şehvetlere,
Dünya kendisini âhiretten üstün göstermeye,
Âzâlar isyana,
Allah-u Teâlâ da cennete dâvet eder.
İblis'e uyanın dini, nefsi dinleyenin ruhu, hevâ'ya uyanın aklı, dünyayı tercih edenin âhireti yok olur.
Allah'ın dâvetine uyan günahlardan kurtulur ve bütün hayırlara kavuşur."