Hakikat Yayıncılık - Muhterem Ömer Öngüt’ün Eserleri | Hakikat Dergisi | Hakikat Medya | Hakikat Kırtasiye
Arama Yap
Hakikat Dergisi 321.SAYI - Ömer Öngüt
321.SAYI, Haziran 2020
Hakikat 321. Sayı

Bismillahirrahmanirrahim

"Allah-u zül-celâl vel-kemâl Hazretleri'ne; O'nun sevdiği ve beğendiği şekilde bitmez-tükenmez hamd-ü senâlar olsun.

Peygamberimiz Efendimiz'e, onun diğer peygamber kardeşlerine, hepsinin Âl ve Ashâb-ı kiram'ına, etbâına, ihsan duygusuyla kıyamete kadar onlara tâbi olup izinden gidenlere; sonsuzların sonsuzuna kadar salât-ü selâmlar olsun."

 

Muhterem Okuyucularımız;

Tamamı Mekke-i mükerreme döneminde nâzil olan Vâkıa Sûre-i celîlesi; doksan altı Âyet-i kerime, üç yüz doksan sekiz kelime, bin yedi yüz üç harften teşekkül etmiştir.

İlk Âyet-i kerime'sinde geçen ve: "Büyük hadise" yani "Kıyamet" mânâsına gelen "Vâkıa" kelimesi, bu Sûre-i şerif'e isim olmaktadır.

"Vâkıa", hem bu Sûre-i şerif'in adı, hem de konusudur. Kıyametin bir gün gelip mutlaka kopacağını haber vererek başlamakta ve ahiret hayatından sahneler gözönüne sermektedir.

"Vâkıa" ile "Rahman" Sûre-i şerif'leri arasında büyük bir ilgi vardır. İkisinde de cennet ve cehennem sakinleri hakkında bilgi verilmektedir. Her ikisi de aynı hususları ele aldığı için tek bir sûre gibidirler. Birinin sonunun diğerinin başı ile ilişkisi olması dolayısıyla benzer muhtevalara sahiptirler.

"Vâkıa"; kıyametin isimlerinden bir isimdir. Kıyametin vukuu, yani gerçekleşmesi kesin bir vâkıa olduğu, gelecekte muhakkak surette meydana geleceği için bu isim verilmiştir. Zira Allah-u Teâlâ'ya göre, meydana gelmesi kesin olan bir hadise, gelmiş gibi kabul edilir.

Vâkıa Sûre-i şerif'inin fazileti hakkında bir Hadis-i şerif şöyledir:

Abdullah bin Abbas -radiyallahu anhümâ-dan rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyurmuşlardır:

"Vâkıa sûresi zenginlik sûresidir. Onu hem okuyunuz, hem de çocuklarınıza öğretiniz." (Deylemî)

Bu mübârek Sûre-i şerif kıyamete dair açıklamalarla, her türlü şüpheyi ortadan kaldıracak ifadelerle başlamakta; yerin sarsıldıkça sarsılacağını, dağların darmadağın olup un ufak olacağını beyan etmektedir.

Daha sonra hesap gününde insanların üç sınıfa ayrılacağını ve herbirinin âkıbetlerini; karşılaşacakları nimetleri ve azapları bildirmektedir.

"Mukarreb"lerin büyük bir kısmının geçmişte yaşamış ümmetlerden, bir kısmının da sonrakilerden olduğu; mukarreblerin cennetlerinin vasıfları anlatılmaktadır.

"Ashâb-ı yemin" adı verilen müminlerin birçoğunun önceki ümmetlerden, birçoğunun da sonrakilerden olduğu; cennette kavuşacakları nimetler gözler önüne serilmektedir.

"Ashâb-ı şimâl" adı verilen kâfirlerin ise ne kadar bahtsız oldukları, cehennemde görecekleri azap çeşitleri korkunç bir şekilde beyan edilmekte, dünyadaki durumlarının çirkinliği ortaya konulmakta, yalanlamalarının kendilerini ne kadar alçalttığı açıklanmaktadır.

Öldükten sonra dirilme, mahşere sevk edilme ve hesaba çekilme ile ilgili deliller sıralanmakta; Allah-u Teâlâ'nın azamet ve kudreti bütün açıklığı ile zihinlere yerleştirilmektedir.

Yıldızların yerlerine yemin edilerek kerim olan bu Kur'an'ın, âlemlerin Rabb'i tarafından indirildiği, koruma altında olan bir Kitap'ta yazılı olduğu, ancak temizlenmiş ve arınmış olanların ona el sürebileceği, böyle bir yeminin büyük bir yemin olduğu hatırlatılmaktadır.

Nihayet insanları ölüm esnâsındaki bir sahne ile uyarmakta, can çekişen kişinin durumu; mukarreblerin ve sâlihlerin ahiretteki güzel âkıbetleri ile kâfirlerin kötü âkıbetleri tasvir edilerek sona ermektedir.

"Her gece Vâkıa sûresini okuyan kimseye aslâ fakirlik gelmez." (İbn-i Asâkir)

Hazret-i Âişe -radiyallahu anhâ- Vâlidemiz:

"Sizden kimse Vâkıa sûresini okumaktan âciz olmasın." buyurmuşlardır.

Baki esselâmü aleyküm, ve rahmetullah...


Başyazı ve Makaleler
Başyazı - Hikmeti ve Esrarı Büyük Vâkıa Sûre-i Şerifi - Ömer Öngüt
Başyazı
İsmail Yavuz
Hikmeti ve Esrarı Büyük Vâkıa Sûre-i Şerifi