Hakikat Yayıncılık - Muhterem Ömer Öngüt’ün Eserleri | Hakikat Dergisi | Hakikat Medya | Hakikat Kırtasiye
Arama Yap
İSLÂM İLMİHALİ - Umre (2) - Ömer Öngüt
Umre (2)
İSLÂM İLMİHALİ
Dizi Yazı - İslâm İlmihali
1 Ekim 2018

 

İSLÂM İLMİHALİ

HACC (44)

 

UMRE (2)

• Umre yapmak isteyen kimseler Mîkat sınırı veya Harem bölgesi dışında ihrama girmek için gerekli hazırlığı yaptıktan sonra iki rekat ihram namazı kılarlar.

• Namazdan sonra:

"Allahümme innî ürîdül-umrete feyessirhâ lî ve tekabbelhâ minnî."

"Allah'ım! Senin rızân için Umre yapmak istiyorum. Onun edâsını bana kolay kıl ve benden kabul eyle."

Diye niyet ederler ve Telbiye'ye başlarlar. Böylece ihrama girilmiş olur.

Telbiye, Tekbir, Tehlil ve salâvât-ı şerife'ye devam ederek Harem-i şerif'e gelirler.

"Allahümme innî ürîdü tavâfe beytikel-harâmi feyessirhü lî ve tekabbelhü minnî seb'ate eşvâtin tavâfel-umreti Lillâhi Teâlâ azze ve celle"

"Allah'ım! Senin rızânı kazanmak için Umre tavafını yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır ve onu benden kabul buyur."

Diye niyet ederek, usûlüne göre umre tavafını yaparlar.

Bu tavaftan sonra Umre'nin sa'yi yapılacağından tavaf esnâsında "Iztıba" ve ilk üç şavtta "Remel" yaparlar.

• Tavaf namazını kıldıktan sonra Safâ ve Merve'ye gidip:

"Allahümme innî ürîdü en es'â mâ beynes-safâ vel-merveti seb'ate eşvâtin sa'yel-umreti Lillâhi Teâlâ azze ve celle."

"Allah'ım! Senin rızanı kazanmak için Safâ ile Merve arasında umre sa'yini yapmak istiyorum. Bunun edasını bana kolaylaştır ve benden kabul buyur."

Diye niyet ederek usûlüne göre umre sa'yini yaparlar.

• Bundan sonra tıraş olunarak ihramdan çıkılır ve umre sona ermiş olur.

Orada kalındığı müddetçe Kâbe-i muazzama tavaf edilmeye devam edilir.

Hacc'da olduğu gibi, mümkün oldukça tavafı elliden aşağı yapmamaya gayret etmek lâzımdır. Çünkü Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz, elli tavaf yapan bir müslümanın anasından yeni doğmuş gibi günahsız olacağını beyan buyurmuşlardır. (Buhârî)

• Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz savaş veya Umre'den dönerken dağ ve tepe gibi yüksek yere çıktıkça üç defa tekbir alır:

"Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh. Lehül-mülkü ve lehül-hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr. Âyibûne, tâibûne, âbidûne, sâcidüne lirabbinâ hâmidûn. Sadakallâhu va'dehü ve nasara abdehü ve hezemel-ahzâbe vahdeh."

"Allah'tan başka ilâh yoktur; ortağı yoktur, mülk ve övgü O'nundur, her şeye gücü yeter. Dönenleriz, tevbe edenleriz, kulluk ve secde edenleriz, Rabb'imizi övenleriz. Allah'ın vaadi doğrudur; kuluna yardım etti, düşman alaylarını yalnız kendisi dağıttı." buyururlardı. (Buhârî. Tecrid-i sarîh: 583)

• Hangi yolculuk olursa olsun, bir an önce eve dönmek müstehaptır.

Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyuruyorlar:

"Yolculuk ıstıraplıdır. Kişinin yemesini içmesini uykusunu engeller. İşini bitiren evine çabuk dönsün." (Buhârî. Tecrid-i sarîh: 858)

Çünkü yolcu bir kimse yiyeceği, içeceği ve uykusu bakımından evinde gördüğü rahatı bulamaz.


  Önceki Sonraki