Hakikat Yayıncılık - Muhterem Ömer Öngüt’ün Eserleri | Hakikat Dergisi | Hakikat Medya | Hakikat Kırtasiye
Arama Yap
Hakikat Dergisi 245.SAYI - Ömer Öngüt
245.SAYI, Şubat 2014
Hakikat 245. Sayı

Bismillahirrahmanirrahim

"Allah-u zül-celâl vel-kemâl Hazretleri'ne; O'nun sevdiği ve beğendiği şekilde bitmez-tükenmez hamd-ü senâlar olsun.

Peygamberimiz Efendimiz'e, onun diğer peygamber kardeşlerine, hepsinin Âl ve Ashâb-ı kiram'ına, etbâına, ihsan duygusuyla kıyamete kadar onlara tâbi olup izinden gidenlere; sonsuzların sonsuzuna kadar salât-ü selâmlar olsun."

 

Muhterem Okuyucularımız;

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise sırruh- Hazretleri'ni, Hazret-i Allah'ın sevdiği, seçtiği bu Zâtı; beş yıl kadar önce Taraf Gazetesi'nde -hâin bir tezgâhla, yalan ve iftiralarla- "Birilerinin elemanı", "Gayr-i kanuni maksatlar için kullanılabilecek bir kimse" olarak göstermeye çalışmışlar, ona ve yakınlarına büyük tuzak kurmuşlardı. Gayeleri hem fitne ve huzursuzluk çıkarmak, hem de bu mübarek zâttan, yazdıklarından dolayı intikam almaktı.

Bu iftiralar sebebiyle Muhterem Ömer Öngüt -kuddise sırruh- Hazretleri'nin ve yakınlarının gizlice soruşturulduğunu, teknik takibe alındığını, telefonlarının dinlendiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Bunca soruşturma ve takibat neticesinde bugün suçsuz olduklarını tescil eden yargı kararları aldılar. Bu karar ona kurulan hâin tezgâhı, atılan iftirayı ortaya koymuş, hakikat ortaya çıkmıştır.

Bugün onun bu iddia ve ithamlardan aklanarak çıkması, yargı kararları ile suçsuz olduğunun tescil edilmesi; Hazret-i Allah'ın onun tertemiz, ulvî halini beşer de görsün diye zahir etmesidir. Zaten temizdi, şimdi tescillendi.

"Kötülüklerle tuzak kuranlara gelince, onlar için çok şiddetli bir azap vardır ve onların kurdukları tuzaklar da mutlaka boşa çıkacaktır." (Fâtır: 10)

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise sırruh- Hazretleri haklarındaki iftiralara Hakikat Dergisi'nin Temmuz 2009 tarihli sayısında ve 2010 yılında yayınlanan "Hâin Tezgâh" isimli eserlerinde cevap verdiler. Bu ayki dergimizin hazırlanmasında bu eserlerden yararlanılmış olmakla beraber daha geniş izahları ve cevaplarını bu eserinden daha ayrıntılı bir şekilde okuyabilirsiniz.

O, Hazret-i Allah'ın sevip seçtiği, ilminden ilim verdiği, vazifedar kıldığı büyük bir Zât-ı âli idi. İrşad ile geçen ömr-ü saadetlerinde "İman" ve "İslâm" hakikatlerini, Hazret-i Allah'tan gelen maneviyat ilmini; neşrettiği eserleri ile ümmet-i Muhammed'in istifadesine arzetti. ("Kalblerin Anahtarı" isimli 37 ciltten müteşekkil külliyatı aynı zamanda Kur'an-ı kerim tefsiri mahiyetindedir.)

Bu meyanda -Hazret-i Allah'ın vazifedar kılmasıyla- âhir zaman fitneleriyle de mücadele etti. Bu fitneleri çıkartanların içyüzünü ortaya koyan eserler neşretti. İslâm binasını yıkmaya çalışanlarla mücadele etti.

Bu mücadele sebebiyle iç ve dış düşmanlıklara maruz kaldı, kendisine cevap veremeyenler onu yalan ve iftiralarla karalamaya çalıştılar. Âyet-i kerime ve Hadis-i şerif'lerin karşısına çıkamadıkları için, iftira ile bu Zât-ı âlî'yi susturmak istediler.

Bu Zât-ı âli başkaları gibi menfaat çarkı ve saltanat düzeni kurmak istemiş olsaydı en âlâsını yapabilirdi. Ancak o, zerre menfaate tevessül etmedi, hatta düşmanlık celbetme pahasına Allah-u Teâlâ'nın hükmünü tebliğ etti. Saltanat ve menfaat peşinde koşanları ifşa etti.

Allah-u Teâlâ'nın dini uğrundaki bu gayreti sebebiyle takdir edip, hakikate tâbi olması gerekenler İslâm dini'nin hükümlerine tâbi olmak yerine kendi düzenlerini devam ettirmeyi tercih ettiler, Bu zâta düşmanlık beslediler, iftira attılar, tuzak kurmaya çalıştılar.

Bu tuzakların kurulması, bu iftiralara, yalanlara düçar olmak "Peygamberlerin sünneti"dir. Onlar da birçok ve defaatle sıkıntılar, azab ve üzüntülere uğratıldılar. Evliyâullah Hazerâtı, hakiki âlimler de böyledir.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif'lerinde buyururlar ki:

"İnsanlar içinde en ziyade mihnet ve meşakkatle imtihan olunan Enbiyâ-i izam, ikinci derecede Evliyâ-i kiram ve üçüncü derecede onlara benzeyen kimselerdir." (Tirmizî)

Hazret-i Allah'ın bütün sevgilileri, yakınlığı cefâda buldular, ilâhî rahmete ibtilâ ile kavuştular.

"Bazen hoşunuza gitmeyen bir şey, hakkınızda hayırlı olabilir ve hoşunuza giden bir şey de hakkınızda şer olabilir. Allah bilir siz bilmezsiniz." (Bakara: 216)

Bâki esselamü aleyküm ve rahmetullah...


Başyazı ve Makaleler
Başyazı - Nâr, "Nûr"u Söndüremez, Pis, "Temiz"i Lekeleyemez! - Ömer Öngüt
Başyazı
İsmail Yavuz
Nâr, "Nûr"u Söndüremez, Pis, "Temiz"i Lekeleyemez!