Hakk Celle ve Alâ Hazretleri Âyet-i kerime'sinde:
"Namaz müminlere belirli vakitlerde farz kılınmıştır." buyuruyor. (Nisâ: 103)
Cenâb-ı Fahr-i Kâinat -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz ise Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyuruyorlar:
"Her şeyin bir alâmeti vardır. İmanın alâmeti de namazdır." (Münâvî)
"İşin başı İslâm'dır, onu ayakta tutan namazdır, zirvesi ise Allah yolunda cihaddır." (Tirmizî)
"Kıyamet gününde kulların hesaba çekilmesi namazdan başlar. Bu hesap doğru verilirse diğer amellerin de kabûlüne yardımı olur. Aksi takdirde hüküm tersine olur." (Tirmîzî)
"Cehennem ateşi azâbı hak eden müminlerin vücudunu yakar. Fakat Cenâb-ı Hakk'a secde ederken yere değen âzâya dokunamaz." (Buhârî)
"Ne dersiniz? Birinizin kapısı önünden ırmak geçse, günde beş defa içinde yıkansa kiri kalır mı?"
– Hayır, hiçbir kir bırakmaz.
"İşte beş vakit namaz da böyledir. Allah bununla günahları yok eder." (Buhârî. Tecrîd-i sarîh: 319)
"Gece ve gündüz melekleri bir biri peşine size gelir, sabah ve ikindi namazında birleşirler. Sonra gece melekleri çıkar. Allah onların hallerini bildiği halde 'Kullarımı nasıl bıraktınız?' diye sorar. Melekler 'Onları namaz kılarken bulduk, namaz kılarken bıraktık.' derler." (Buhârî. Tecrîd-i sarîh: 332)
Allah'a imandan sonra her müslümana en mühim farz, namazdır. Yalnız ümmet-i Muhammed'e değil, geçmiş ümmetlerin hepsine de farz kılınmıştır.
Namaz, Rabb'imiz Teâlâ Hazretleri'nin görünür-görünmez, bitmez, tükenmez ihsan ve ikrâmlarına karşı şükran ve tazimlerimizi sunmak için kalbimiz, dilimiz ve bedenimizle yaptığımız bir ibâdettir.
Hadis-i şerif'lere göre İslâm'ın şartı, dinin direği ve temeli, ibâdetlerin rehberi, cennetin anahtarıdır. Müminin miracı, kalbinin nûru, ruhunun gıdasıdır. Muttakilerin göz aydınlığıdır.
Namaz kılmakla, İslâm'ın esas ve büyük temeli kurulmuş, kişi kurtuluş ipine tutunmuş olur.
Amellerin en efdâlî vaktinde kılınan namazdır.
İnsan namaza ne kadar devamlı olursa, dinini de o kadar sağlamlaştırmış olur.
Büyük günahlardan sakınıldığı müddetçe, namazlar vakit aralarındaki günahlara kefârettir.
Kötülüklerin önüne çekilmiş bir seddir. Hakîkatına inilerek edâ edilirse, insanı her türlü kötülüklerden korur.
Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime'sinde şöyle buyurur:
"Ey iman edenler! Rükû edin, secde edin, Rabb'inize ibadet edin ve iyilik yapın ki kurtuluşa eresiniz." (Hacc: 77)
İnsanı Mevlâ'sına en çok yaklaştıran ameli namazdır. Kulun Rabb'ine en yakın olduğu an secde anıdır. Namazda iken kulun üzerine ilâhi rahmet iner.
İbâdetlerin en mühimi en câmialısı namazdır. Namazda her türlü ibâdet şekilleri mevcuttur. Kimi melekler kıyamda, kimisi rükû ve secdede, kimileri de oturur vaziyette ibâdet ederler. Meleklerin ayrı ayrı yaptıkları bu ibâdetlerin tamamı namazda toplanmış bulunmaktadır. Ümmet-i Muhammed'e miraç hediyesidir.
Namazla din arasındaki münasebet, başın gövde ile olan münasebeti gibidir.
Namazı terketmek küfür alâmetlerindendir.
Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif'lerinde buyururlar ki:
"İnsan ile küfür arasında yalnız namazı terketmek vardır." (Müslim)
"Kul ile şirk arasında namazı terketme vardır." (Müslim)
Yani namaz terkedilince kul müşrik gibi olur.
"Namaz kılmayan kimse hiçbir din ihtiyar etmemiş gibidir." (Münâvî)
Bir insan namaz kılmadığı zaman, kendisi ile şirk arasında bir engel kalmaz. Namaz insanı küfre düşmekten korur.
Bir Hadis-i şerif'te ise şöyle buyuruluyor:
"Her kim ikindi namazını (bilerek) terkederse, yaptığı ameli boşa gider." (Buhârî. Tecrîd-i sarîh: 330)
Sabah Namazının Vakti: Tan yeri ağarıp karanlık açıldıktan sonra başlar, güneş doğmasından biraz önceye kadar devam eder.
Sabah namazını karanlık açıldıktan sonra kılmak müstehaptır.
Öğle Namazının Vakti: Güneş tam tepeye geldiği zaman başlar, dikili bir şeyin gölgesi iki misli oluncaya kadar devam eder.
Öğle namazını yazın biraz geciktirmek, kışın da tam vaktinde kılmak sevaptır.
İkindi Namazının Vakti :Öğle vakti bitiminden güneş batıncaya kadar sürer.
İkindiyi vakti girer girmez kılmayıp biraz geciktirmek müstehap, güneşten göz kamaşmayacak vakte bırakmak mekruhtur.
Akşam Namazının Vakti: Güneş battıktan sonra başlar, batıdaki kızıllık veya beyazlık kayboluncaya kadar devam eder.
Akşam namazını dâima yıldız görünmeden kılmak müstehaptır.
Yatsı Namazının Vakti: Akşam vaktinin çıkmasından, sabah namazının vakti girinceye kadar devam eden zamandır.
Yatsı namazını kışın gecenin üçte birine kadar geciktirmek müstehap, gece yarısına kadar geciktirmek mübah, gece yarısından sonraya bırakmak mekruhtur. Yazın tam vaktinde kılmak müstehaptır.
Vitri mümkün olduğu takdirde gecenin sonlarına doğru bırakmak daha sevaptır.