Ailenin, gâilenin çokluğundan ve nefes darlığından şikâyetinize pek sevindim. Zira en büyük felâket insanın bu kesret âleminin zararlarını bilmemesi ve hastalığını teşhis edememesidir. Bu hâle çare bulunamaz, ilaç ve devâ verilemez, doktora başvurulamaz. Allah-u Teâlâ sizi ve bizi böylesine bir âkıbetten korusun, âmin.
Bu fakir kardeşinize kalırsa, her türlü marifet özelliklerine sahip şahsiyetiniz, erdiğiniz idrak ve iz’an sayesinde şeytanın aldatmaca ve hilelerine kapılmaz, nefs-i emmâreye de büsbütün mağlup olmaz. Gece karanlığında bile olsa selâmet ve saâdet yolunu bulup o yoldan gidersiniz. Şeytanı atlatıp aldatır, nefs-i emmâreyi de inandırıp ikna edersiniz. Yakayı kurtarıp kendinizi ahiret sorumluluğundan âzâde kılarsınız. Mevlâm yardımcınız, meşayih-i kirâm da yol gösterici, elinizden tutucu rehberiniz olsun. Râbıta deliliniz; hâfî zikir, müşfik ve merhametli arkadaşınız olsun, âmin.
Ülfet ve iltifat dolu mektubunuzu görüp eski merhametinizin devam ettiğini farkedince duâlarımı şükran diliyle tekrar tekrar ve tam bir ihlâs ile Cenâb-ı Hakk’ın huzuruna takdim eyledim.
Ve’s-Selâmü aleyküm.