Hakikat Yayıncılık - Muhterem Ömer Öngüt’ün Eserleri | Hakikat Dergisi | Hakikat Medya | Hakikat Kırtasiye
Arama Yap
Eğitim - Ezan-ı Muhammediye ve Çocuk! - Ömer Öngüt
Ezan-ı Muhammediye ve Çocuk!
Eğitim
Canan Büşra Kara
1 Kasım 2005

 

Ezan-ı Muhammediye ve Çocuk!

“Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.”
(Mehmet Akif Ersoy, İstiklâl Marşı)

 

İslâm’ın ilk yıllarında, Medine’de namaz vakti geldiğinde müslümanlar kendiliğinden toplanıyorlardı. Fakat cemaate geç kalanlar da oluyordu. Buna bir çözüm bulmak amacıyla namaz vakti girdiğinde “Haydi namaza!” diye seslenilmeye başlandı.

Bu uygulama yeterli olmayınca, Hazret-i Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz namaz vaktini bildirmeye yarayacak bir vasıta belirlemek arzusu ile sahabelerini topladı ve onlarla istişare etti. Bu toplantıda herkes fikrini açıkladı. Borazan kullanılmasını teklif edenler, çan çalınmasını isteyenler, herkesin görebileceği bir yerde ateş yakılmasını önerenler oldu. Bazıları da bayrak çekilmesini teklif ettiler. Fakat bu önerilerden hiçbirisi Hazret-i Peygamber Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz tarafından kabul görmedi. Çünkü çan hıristiyanlar tarafından, borazan da yahudiler tarafından kullanılıyordu. Ateş mecusilerin putu durumundaydı. Bayrak ise herkes tarafından görülemezdi. Aradan birkaç gün geçtikten sonra Hazrec kabilesinden Abdullah b. Zeyd bir rüya gördü. Abdullah Resulullah Aleyhisselâm’a gidip rüyasını haber verince Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:

“İnşaallah bu hak bir rüyadır. Kalk, rüyada öğrenmiş olduğunu Bilâl’e öğret! O, bunları söyleyerek ezan okusun. Zira onun sesi seninkinden daha gürdür.” buyurdu.

Bilâl-i Habeşi -radiyallahu anh- Mescid-i nebevi’nin yanındaki evin damına çıkarak, Abdullah b. Zeyd -radiyallahu anh-den öğrendiği şekilde yüksek ve gayet tatlı bir sesle öyle bir ezan okudu ki, Medine’nin her tarafından duyuldu. Bu şekilde bir namaz davetini evinde duyan Hazret-i Ömer -radiyallahu anh- üzerini giyinerek hemen huzura geldi ve:

“Yâ Resulellah! Seni hak ile gönderen Allah’a yemin olsun ki onun gördüğünün aynısını ben de gördüm!”

Bunun üzerine Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:

“Allah’a hamdolsun. Şimdi bu daha sağlam oldu.” buyurdu.

Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Medine’de İslâm devletinin temellerini atar atmaz ilk işinin mescid inşa etmek olması daha sonra ezanın şart kılınması, her ikisinin de İslâm toplumu için ayrılmaz bir parça olduğunu bizlere göstermektedir.

Bir ilkokul çocuğu Ezan’ı rahatlıkla ezberleyebilir. Ezanın Türkçe anlamını da öğrenmesi onun kelime haznesini ve özgüvenini arttıracaktır. Yine çocuklarımız bildiğiniz gibi hikâye dinlemekten çok hoşlanırlar. Ezanın yukarıdaki kıssasını onlara hikâye tadında anlatabiliriz.

Ezana saygıyı da çocuklarımıza öğretmeliyiz. Örneğin: Ezan okunurken yatıyor isek kalkıp oturmalı, konuşuyor isek susmalı, radyo gibi aletleri kapatmalı ya da en azından sesini kısmalı. Bu konuda çocuklarımıza öğüt vermek yerine örnek olursak, bu davranışlar onların bilinç altına yerleşecektir ve çocuk ezan okunur okunmaz gerekli saygıyı göstermek için gayret gösterecektir.

Ezan ve ikamet hükümleri yani, ezanı işiten kimsenin Kur’an-ı kerim okuyor bile olsa, durup dinlemesinin efdal olduğunu, ezanı ve ikameti işiten kimse bunları kendi kendine müezzinle beraber tekrar etmesi gerektiğini yalnız müezzin “Hayyaalesselah” ve “Hayyaalelfelah” derken “Lâ havle vela kuvvete illa billah” denmesi gerektiğini, sabah ezanında “Esselâtu hayrun minen-nevm” denilirken “Sadakte ve berarte” yani, “Sadıksın, doğru söylüyorsun” denileceğini ve ezan bitince vesile duasının okunması gerektiğini çocuklarımıza öğretmeliyiz.

Vesile duâsını ilkokul çağından küçük çocuklara türkçesinden başlayarak ezberletmek daha kolay ve motive edici olur. Çünkü çocuklar anladıkları kelimeleri daha kolay hafızaya alabilirler. Bir ilkokul çocuğu rahatlıkla Arapçasından başlayarak da ezberleyebilir.

Vesile Duası:

“Allahümme Rabbe hazihid-da’vetit-tammeti ves-salatil kaimeti âli Muhammedenil-vesilete vel-fazilete veb’ashü makamen mahmudenillezi ve attehu.”

“Ey Allah’ım! Bu tam davetin ve kılınacak namazın Rabb’i! Muhammede vesile ve fazilet ver, onu kendisine vadettiğin makam-ı mahmuda ulaştır.”

Özellikle erkek çocuklarımıza cemaatle namaz kılmayı ve müezzin olmayı sevdirmeliyiz.

Bu konuda çocuklarımızı motive etmek için Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-in şu Hadis-i şerif’ini de çocuklara anlatmakta fayda vardır:

“Ezan okununca, şeytan zıplayarak yellene yellene ezanı duymayacak kadar geriye kaçar, ses kesilince yine döner. Kamet edilince tekrar yüz-geri edip kaçar. Bitince, namaz kılan ile kalbi arasına fitne sokmak için yeni hücuma geçer. “Şunu şunu hatırla” der. Kaç rekat namaz kıldığını bilmeyecek duruma getirinceye kadar hatırlayamayacağı şeyleri kişiye hatırlatır.”


  Önceki Sonraki