Hakikat Yayıncılık - Muhterem Ömer Öngüt’ün Eserleri | Hakikat Dergisi | Hakikat Medya | Hakikat Kırtasiye
Arama Yap
Hakikat Dergisi 123.SAYI - Ömer Öngüt
123.SAYI, Aralık 2003
Hakikat 123. Sayı

Bismillahirrahmanirrahim

"Varlığının başlangıcı ve sonu olmayan, zâtında ve sıfatlarında eşi benzeri bulunmayan; kâinâtın Hâlik'ı, âlemlerin Rabb’i, dilek makamının en yücesi, ümit makamının en keremlisi, merhametlilerin en merhametlisi olan Allah-u zül-celâl vel-kemâl Hazretleri'ne; O'nun sevdiği ve beğendiği şekilde bitmez-tükenmez hamd-ü senâlar olsun.

Bütün kâinat zât-ı Ahmedî'si ve nûr-i Muhammedî'si şerefine yaratılan, Allah-u Teâlâ'nın yüce Resul'ü ve biricik Habib'i, Rubûbiyet esrârının emîni, ahlâk-ı hamide'nin ve eşsiz faziletlerin menbâı, dünya ve ahirette en büyük rehberimiz, en güzel numunemiz, Peygamberimiz Efendimiz'e, onun diğer peygamber kardeşlerine, hepsinin Âl ve Ashâb-ı kiram'ına, etbâına, ihsan duygusuyla kıyamete kadar onlara tâbi olup izinden gidenlere; sonsuzların sonsuzuna kadar salât-ü selâmlar olsun."

 

Muhterem Okuyucularımız;

Allah-u Teâlâ üzerinde yaşadığımız bu dünyayı ve bütün mahlûkatı geçici bir zaman için yaratmıştır. Her canlının bir eceli olduğu gibi, dünyanın da bir ömrü vardır. Yarattıklarını dilediği kadar yaşattıktan sonra öldürecek, var olan her şey kıyametin kopmasıyla bir gün yok olacak ve sonsuza kadar devam edecek olan ahiret hayatı başlayacaktır.

Kıyamet inancı, imanın altı esasından birisi olan “Ahiret inancı”nın bir bölümüdür. Ahiret hayatı kıyametle başlar. Bunu mahşer, mizan, sırat, cennetliklerin cennete, cehennemliklerin cehenneme girmeleri ve ebedî bir hayatın başlaması safhaları takip eder.

Kıyametin kopmasının yakın olduğunu gösteren birçok Âyet-i kerime ve Hadis-i şerif’ler vardır:

Nitekim mühim bir ihtar mahiyetinde bir Âyet-i kerime’de:

“Kıyamet yaklaştıkça yaklaşmıştır.” buyuruluyor. (Necm: 57)

Kâinatın ömrüne nisbetle kıyametin kopması çok yakın sayılır. Bu sebeple bu hadiseye “Âzife” denilmiştir.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir defasında şehâdet parmağı ile orta parmağını yanyana göstererek:

“Ben, kıyamet şöyle yakın olduğu halde gönderildim.” buyurmuşlardır. (Buhârî - Müslim)

Allah-u Teâlâ o günü daha önce hükmettiği belirli bir zaman için ertelemektedir. Bu süre ne artar ne de eksilir.

Kıyamet, olanca şiddet ve sıkıntıları ile insanları kuşattığında onu Allah-u Teâlâ’dan başka kimse açamaz ve geri çeviremez.

İnsanlar dünyaya ve dünyanın imarına kendilerini kaptırmış oldukları bir halde, hiç umulmadık bir anda geliverecektir.

Kıyamet, insanların ecelleri gibidir. İnsanın eceli geldiğinde, göz açıp kapatıncaya kadar bir zaman ileri veya geri alınmadığı gibi, kıyamet zamanı geldiğinde de bir saniye olsun ileri veya geri alınmaz.

İlâhî mahkemenin kurulup amellerin ölçüleceği, hesabın görüleceği o kıyamet günü gelmek üzeredir. Çok yakınlarında olmasına rağmen insanlar ondan gafil bulunuyorlar. O korkunç gün, takdir edilen vakti gelince ansızın gelecektir.

Âyet-i kerime’lerde şöyle buyurulmaktadır:

“Onlar kıyamet zamanının ansızın başlarına gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?” (Muhammed: 18)

Kıyametin kopacağına dâir bunca Âyet ve alâmetler varken, inkârcılar yine de küfür ve isyanlarında devam edip dururlar.

İnsan başıboş olarak gâye ve maksatsız yaratılmamıştır. Öyle olsaydı mükellef olmaz, yaptığı şeylerden mesul tutulmaz, ceza veya mükâfat görmezdi.

Akıllı bir insana düşen, geleceği muhakkak olan o günü düşünerek daha dünyada iken hayatını düzene sokmaktan ibarettir.

Allah'a emanet olunuz.

Bâki esselamü aleyküm ve rahmetullah...


Başyazı ve Makaleler
Başyazı - Kıyametin Büyük Alametleri - Ömer Öngüt
Başyazı
İsmail Yavuz
Kıyametin Büyük Alametleri