Zamanımızda fitne ve fesat öyle çoğalmıştır ki; “İnsanın maymundan türediği ”ni, “Ölen bir kimsenin ruhunun başka bir bedene geçebileceği ”ni, “Ruh çağrılabileceği" ni, “Tesettürün şart olmadığı” nı, “Organ naklinin câiz olduğu” nu, “Zamanın tarikat zamanı olmadığı ”nı iddia edenler çıkmıştır. Hatta “Peygamberliğini ilân edenler” türemiştir.
Bu kitapta bu mevzulara Âyet-i kerime ve Hadis-i şerif’ler ile cevap verilmekte ve gerekli izah ve açıklamalar yapılmaktadır.
Âyet-i kerime’de:
“Bu hükümler Allah’ın hudutlarıdır. Kim Allah’ın hudutlarını aşarsa kendine yazık etmiş olur.” buyuruluyor. (Talâk: 1)
Cenâb-ı Hakk’ın emirlerini seve seve yapmak, nehiylerinden de kaçınmak üzerimize düşen en büyük kulluk vazifesidir.